Sayfalar

Bu Blogda Ara

22 Nisan 2010 Perşembe

Yeraltından Notlar - Dostoyevski

"Keşke boş duruşum aylaklığım yüzünden olsaydı. Tanrım, o zaman kendime
ne büyük bir saygı duyardım!.. Hiç olmazsa tembelliğim, güvenebileceğim
belirli bir özelliğim var diye kendime en büyük saygıyı beslerdim.
Birisi benim için "Kim bu adam?" diye sorunca, "Tembelin biri!"
karşılığını verirlerdi. Böyle bir söz duymayı çok isterdim. Benim de
belirli bir niteliğim, hakkımda söylenecek bir söz olacaktı. Ne demek
efendim "Tembelin biri!" şaka değil, bu bir unvandır, bir mevkidir,
kusursuz bir meslektir! Alay etmeyin, bu böyledir! O zaman haklı olarak
birinci sınıf bir derneğe üye olur, kendi kendimi saymaktan başka bir iş
tutmazdım. Tanıdığım biri vardı, Lafitte şarabından anlamasıyla övünür
dururdu. Bunu bir erdem olarak görüyor, kendisi hakkında en ufak bir
kuşkuya düşmüyordu. Adamcağız sonunda yalnızca huzur içinde değil,
üstelik böbürlenerek öldü; bunda da çok haklıydı. İşte ben de onun gibi
kendime bir meslek seçerdim: Tembel obur! Ama öyle düpedüz obur değil!
Şu, bütün güzel, yüce şeylere ilgi duyan oburlardan olurdum. Nasıl
hoşunuza gitti mi? Ben buna öteden beri kafamı takmışımdır. "Güzel, yüce
şeyler!.." Kırk yaşımda bana az çektirmedi, ama kırkıncı yaşıma basınca
böyle oldu bu; oysa o sıralar, ah, o gençlik yıllarında çıkacaklardı
karşıma! O zaman kendime uygun bir iş de bulurdum: Bütün o güzel, yüksek
şeylerin onuruna içerdim. Kadehime önce biraz gözyaşı akıtmak, sonra da
onu bütün güzel, yüksek şeylerin onuruna kaldırmak için hiçbir fırsatı
kaçırmazdım. Dünyada ne varsa hepsini güzellik, yücelik açısından görür;
en pis, en iğrenç şeylerde bile güzel, yüce bir yan bulurdum. İstediği
zaman gözyaşı dökebilen bir adam kesilirdim. Ressamın biri kalkıp Ghé*
ayarında bir tablo yaptı diyelim. Hemen böyle bir tablo yapmış olan
ressamın onuruna içerdim, çünkü bütün güzel yüksek şeyleri seven bir
adamdım ben. "Canınız nasıl isterse" adında bir yapıt mı yazıldı, hemen
"Canınız nasıl isterse" nin onuruna kadehimi kaldırırdım; dedim ya,
güzellik, yücelik adına yapmayacağım şey yoktur... Bu sırada herkesin
kişiliğime saygı göstermesini isterdim, birisi bana saygısızlık yapacak
olsa yakasına yapışırdım. "Huzur içinde yaşayıp debdebeyle ölmek!"
Bundan daha güzel ne vardır! Salıverdiğim göbeğimi, üç kat olmuş
gerdanımı, rezilcesine havaya diktiğim burnumu görenler: "Bakın şu
kalantor herife! Olunca böyle olmalı!" derlerdi. Siz ne derseniz deyin,
baylar, yaşadığımız şu olumsuz çağda böyle hoş sözleri işitmeyi kim
istemez!"

Yeraltından Notlar - Dostoyevski

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder